17 Aralık 2009 Perşembe

İtiraflarım- L.N. Tolstoy

İtiraflar Tolstoy'un akılla başladığı düşünsel yolculuğunun özetidir , sorgulayıcı ve eleştirel bakışla hayatın anlamını bulma öyküsü..

Sunulmuş, hazır bütün düşünceleri reddedip hayatı yalın bir algılayış ile çözme çabası..bu sorgunun başlangıç dönemlerinde yaşamın sonlu oluşundan duyulan şiddetli bir hüzüne kapılır Tolstoy .

Kendini ömür dalında asılı kalmış , her an düşmeye hazır , ölümü ise aşağıda onu yutmak için bekleyen bir ejderha olarak betimler. Ömür dalında bal damlaları da vardır ve o , bir çok insanın kendini bekleyen sona aldırmaksızın bu damlaları yalıyor oluşunu hayretle karşılar . Kendisi ölümün kaçınılmazlığından başka bir şeye odaklanamamaktadır .

İnançsızlığı telkin etmiş olan aklı , hayatı sorgulayıp düşündükçe anlamın sonlu ve sonsuz çelişkisi çözümünde yattığı sonucuna varır.

Bu çelişkinin çözümü hayatı mümkün kılan ipucunu gizler . Uzun düşünsel yolcuğu sonunda , " İnanç dışında yıkımdan başka bir şey bulamadığı için " tekrar inanca dönmüştür .

Bununla birlikte inanç öğretilerini tam olarak kabul edemez , içlerinde hakikate yakın buldukları ve bulmadıkları vardır ve inanç öğretilerinin oluşturmaya çalıştığı şeyleri tahrip eden bir yapıda olduğunu da farkeder.

Tolstoyun bilgelik yolunda edinimi , başlangıçta asılı olduğu dalda içinde olduğu zor durumdan yukarı ( sonsuzluğa ) bakarak kurtulmaktır .

Kendi kelimeleri ile bu yolculuğun hikayesi şöyle ;

"Ben neyim ölümlü olanın bir parçası . Bak işte bütün mesele bu kelimelerde saklı .

Sonlu ile sonsuz arasındaki çelişkinin çözümü kaçınılmaz ve çok önemlidir. Aynı şekilde hayatı mümkün kılan, hayat sorusunun cevabı da öyle.

Sonsuz bir Tanrı kavramı , ruhun tanrısallığı kavramı , insani şeylerin tanrısallığı kavramı , insani şeylerin Tanrı ile birlikte , ruhun niteliği ile , ahlaki , iyi ve kötü konusundaki insan tasarımları , bütün bunlar , insan düşüncesinin uçuk sonsuzluğunda gösterilmiş kavramlardır.

Sonsuzda ne karmaşık ne de yalın , ne bir baş ne de bir son , ne bir iyi ne de bir kötü vardır .

Hayatın anlamını kavramak için her şeyden önce hayatın anlamsız ve kötü olmaması gerekir.

Dünya hayatı herhangi bir iradeye göre gerçekleşmektedir. Biri dünyanın bu hayatıyla ve bizim hayatlarımızla kendine özgü bir eser gerçekleştirmektedir. Bu iradenin anlamını kavramak ümidine sahip olmak istiyorsak , her şeyden önce onu yerine getirmek , bizden isteneni yapmak zorundayız .

Ruhunu kurtarmak için insanın Tanrıya benzer yaşaması gerekir . Hayatın bütün zevklerinden kurtulması , çabalaması , alçakgönüllülük göstermesi , sabretmesi ve merhametli olması .. "